Türkiye'nin en büyük müzesi Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi, tahmin edileceği gibi bir sayfaya sığamaz. Aslında iki sayfada az geliyor bu nedenle ilgimi çeken eserlerin fotoğraflarından kolajlar yaparak sayfaya daha çok şey sığdırmaya çalıştım.
Yukarıdaki fotoğrafta Karahantepe'de bulunan son derecede ilginç, sırtında canlı bir leopar taşıyan insan heykeli görülüyor. |
Müze için hazırladığım ilk sayfada daha çok Göbeklitepe'den söz etmiştim. Bu sayfada Göbeklitepe dışında, yine onun kadar eski ve onun kadar önemli Karahantepe, Nevali Çori höyüğü ve il içinde bulunmuş daha yakın tarihli eserler yer alıyor.
Göbeklitepe kazılarında daha çok hayvan heykelleri ve kabartmaları bulunmuş, insan heykellerine çok az rastlanmış ya da şimdilik rastlanmamıştır. Oysa Karahantepe'de bir çok insan heykeli veya kabartması vardır. Yukarıdaki kolajda Karahantepe'de anakayaya oyulmuş ve arkeologların AB yapısı adını verdikleri yapının maketi ve kireçtaşından çeşitli insan başları görülüyor. Ortada iki başlı bir insan betimlemesine dikkatinizi çekiyorum.
Sırtında bir yırtıcı kuş bulunan insan heykeli |
Karahantepe, Göbeklitepe ile aynı dönemlerde kullanılmış yine Göbeklitepe gibi işlevi bittiğinde bilinçli olarak gömülmüş tapınak benzeri birçok bina dışında, insanlara ait barınakların, iskelet ve eşyaların bulunduğu bir yerdir. Bu durum, Göbeklitepe'nin de çevresinde insan yerleşimleri olması gerektiğini düşündürmektedir. İleride böyle buluntulara rastlanması şaşırtıcı olmayacaktır.
Urfa İl sınırları içindeki bir başka eski yerleşim, Nevali Çori Höyüğüdür. Atatürk Barajı suları altında kalmadan önce yapılan bir kurtarma kazısıyla bazı eserler kurtarılmıştır. Höyükde bulunan depo, pişirme odası, yemek odaları gibi bölümler, Nevali Çori'nin insanların yerleşik hayata geçtikleri dönemden kaldığını ve bu sıralar avcı toplayıcı üretim biçimi sürerken insanların tarım ve hayvancılığa da başladıkları anlaşılıyor.
Başında yılan motifi bulunan baş... |
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesinde sergilenen 5000 eserin elbette çok küçük bir kısmını yansıtabileceğim. Bu nedenle biraz uğraşarak photoshopta çeşitli kolajlar oluşturdum.Mümkün olduğunca birbiriyle ilgili olanları bir araya topladım. Bir kısmına da alt yazı ekledim.
Müzedeki canlandırmaların çok gerçekçi olduğu ve bir sanat eseri kadar güzel olduğu dikkati çekiyor. |
Çanak çömlekli döneme ait bir canlandırma ve arka planda vitrinlerde sergilenen pişmiş toprak eşyalar... |
Tılsımlar, idoller, büyü malzemeleri... |
Tapınak modeli... |
Aşağıda MÖ 4. Binyılda duvar mozaiklerinin atasının nasıl olduğu ve nasıl yapıldığı anlatılıyor. Roma Dönemine ait hayranlık verici taban ve duvar mozaiklerinin ilk örnekleri pişmiş toprak çivilerle yapılan ve boyanan motiflerdi. Müzede bir canlandırma da onlar için düzenlenmiş. Sol üst köşedeki açıklamayı okuyunuz.
Çeşitli dönemlere ait idoller, oyuncaklar, tılsımlar... |
Her biri birer sanat eseri niteliğinde motifler işlenmiş, seramik kaplar... |
Şanlıurfa Arkeoloji müzesini bu sayfalarda kısaca tanıtmaya çalıştım. Bu müze özel olarak gidilip gezilecek, ziyaret için uzun zaman ayrılacak bir mekan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder