7 Aralık 2014 Pazar

CEMİL KÖYÜ KİLİSESİ

Ürgüp'ün Cemil (Calela) Köyü kilisesi göreceli olarak oldukça yakın tarihte 1882 yılında yapılmıştır. Üç apsisi vardır. İki taraflı üçer sütun üzerine oturtulmuş kiremitle örtülmüş bir beşik çatıya sahiptir. Kilisenin freskoları  oldukça tahrip edilmiş durumdadır. Vadi tarafına yapılmış çan kulesi ise gayet sağlam olarak ayaktadır. Kayaya oyulmuş eski şapel de kilisenin yanında görülebilir. Kapıda bir kitabe ve kitabenin iki yanında altlarında 1913 ve 1914 tarihleri yazılmış iki tablo yer alır.
Fener Rum Patriği Bartholomeos 15 yıldır Kapadokya'daki değişik kiliselerde gerçekleştirdiği geleneksel bahar ayinini  2014 yılında Cemil Kilisesinde yapmıştır.
Cemil Kilisesi'ne karşıdan bakış... Bina 130 yaşını aşmasına karşın son derece sağlam görünüyor
Kitabenin iki yanında yer alan İsa tabloları

Kilisenin kitabesi 
Eski Şapel ? 
Kilisenin içindeki sütun sıralarından biri...
(Kapısı kilitli ve bekçisi de izinli olduğu için içeri giremedim.
Bu nedenle fotoğraf pencereden çekilmiştir.

Çan kulesi

Kilisenin  cepheden görünüşü...

6 Aralık 2014 Cumartesi

KEŞLİK MANASTIRI - CEMİL KÖYÜ - KAPADOKYA

Keşlik Manastırı, Ürgüp Mustafapaşa (Sinasos) Köyünden 10 km kadar uzakta Damsa Barajının yakınındaki Cemil (Calela) köyünden 2 km sonra asfalt yolun sağında yer alır. Manastır kompleksi içinde iki kilise, bezirhane, şarap imalathanesi, mutfak, yemekhane, okul, toplantı salonu, Ayazma (kutsal su kaynağı), keşiş ve rahiplerin kaldığı evler bulunmaktadır. Manastırın 200 kişiyi barındırabileceği düşünülmektedir. Kapadokya gezinizde mutlaka görmeniz gereken yerlerden biridir.
Manastırın Bahçesi ve peri bacaları içindeki yerleşimler
Manastırın iki kilisesinden biri olan Archangelos (Baş melek ) Kilisesi'nin içinden bir görüntü. 13. yüzyılda yapılmış kilise içinde son derece güzel hayranlık uyandırıcı freskolar vardır.

Archangelos Kilisesi'nin freskolarından biri...



Şaraphanenin üzerine yer alan toplantı salonunun kapısı...



Yemekhane






St Stephanos Kilisesi 8-9. yüzyıllara tarihlenmektedir. İkonoklastik dönemde yapılmış ve geometrik desenlerle süslenmiştir.
Stephanos Kilisesi tavanındaki haç
Stephanos Kilisesi  önünde Manastırın koruyucusu 
ve rehberi  Cabir Coşkuner

Ayazma
Ayazma'dan Detay
Manastırda bir keşiş evi ?
BİR NOT: Manastırın koruyucusu ve rehberi Sayın Cabir Coşkuner ile yaptığımız söyleşide bize çok ilginç bir anısını anlattı. 
Yunanlı bir arkeolog kiliseyi gezmeye, incelemeye gelmiş. İstanbul kökenli olduğu için çok iyi Türkçe konuşabiliyormuş. Cabir Bey, Freskoların üstü çizilmiş, azizlerin gözü, ağzı burnu kazınmış hallerini gördükçe üzülüyor ve yöre insanı neden bu güzel resimleri harap ediyor diyormuş. Arkeolog bunun bir kısmının da yöredeki ortodoks hiristiyanlar tarafından yapıldığını anlatmış. Bir inanışa göre kiliselerdeki resimlerden oyularak alınan boya ve  sıva parçaları alındıkları resim bölümüne göre şifalıymış. Gözü ağrıyan kilisedeki aziz resminin gözünü çıkarıp kaynatıp içiyormuş... Komik ama bu inanış çok zarar vermiş olmalı... Ayrıca kilisede apsise ya da duvarların oldukça yukarılarına yine Rumca dilekler, dualar kazındığını gördük. Kazınan tarihler Osmanlı döneminden 1800 lü yıllardandı. 

3 Aralık 2014 Çarşamba

BELİSIRMA ALA KİLİSE VE BEZİRHANE

Belisırma, Ihlara Vadisi'nin orta bölümünde Aksaray ili, Güzelyurt (Gelveri) İlçesinin küçük bir köyüdür. Bu tarihi köyün içinden geçen kara yolu, dar bir köprü ile Ihlara Vadisi'ni ve vadi içinden akan Melendiz Çayı'nı aşar. Köy içinde ve yakınlarında kayalara oyulmuş bir çok kilise, manastır, ev, ahır ve depo bulunur. Köy halkı çoğu, yakın zamanda vadinin yamaçlarına üst kısımlara taşınmıştır. Kara yolu köprüsü yakınlarında akarsu üzerine tahtadan oturma yerleri olan kafe ve restoranlar yapılmıştır. 
Belisırma köyü yerleşimi içinde kalan Ala Kilise ve yanındaki bezirhane ilgi çekici eserlerdir. Bir manastır içindeki Ala kilise cephesi düzetilmiş bir kayaya oyulmuştur. Haç planlıdır ve tek bir büyük kubbeye sahiptir. Zengin freskleri oldukça tahrip edilmiş de olsa anlaşılabilir durumdadır.

Ala Kilise dış cephesi


Ala Kilisenin önünden Ihlara Vadisi 
Kilise kubbesi 

Kilisenin içinden...

Aziz resimleri...
Bezir yağı bölgede özellikle yağ kandillerinde kullanılan çok önemli bir maddeydi. Bölgede çok yetişen keten ve ızgın denilen bir bitkiden üretilirdi. Ala Kilisenin hemen yanında yine kayalara oyularak yapılmış bezirhane bölge halkının bezir yağı gereksinimini karşılıyordu.
Yağ çıkarılmakta kullanılan pres...

Izgın ve eten tohumlarının ezildiği kısım ve değirmen taşı 
Fırın...

30 Kasım 2014 Pazar

GOMEDA ANTİK KENTİ - SİNASOS - KAPADOKYA


Nevşehir Ürgüp ilçesine 5 km uzaklıktaki Mustafapaşa köyünün (2014 yılına kadar belde idi.) yakınlarında bir vadidir. Gomeda Vadisi'nin içinden küçük bir dere geçmekte ve yamaçlarında kiliseler, şapeller, manastırlar, kayalara oyulmuş yüzlerce ev ve bir yeraltı şehri bulunmaktadır. Gomeda'nın Bizans döneminde 600 haneli bir kent olduğu söylenmektedir. Vadi Kapadokya'nın gözde yürüyüş parkurlarından biridir. 
Yamaçlardan Gomeda vadisinin görünümü...

Stavros kilisesinin uzaktan görünüşü
 Gomeda yamaçlarında eskiden yalnızca kayalara oyulmuş iken sonra duvarlarla genişletilmiş bir kilise vardır. Timos Tavros     -Stavros- (Hz. İsa' nın gerildiği kutsal haç - istavroz) adına yapılmış bir kilisedir. Duvar, tavan ve apsislerde oldukça yıpranmış da olsa  çok güzel freskolar yer alır.


Stavros kilisesi tavan freskoları 
Kayaya oyulmuş mekanın önü duvarlarla genişletilmiş.
Kaya kapı: Kapadokya'da çok yaygın olan kaya kapı, ağır ve büyük bir silindir
şeklindedir. Delhizlerin ağzına uygun büyüklükte yapılmıştır.
İçeriden kapatılıp takozlandığında parçalanmadan açılması mümkün değildir.
Gomeda Vadisinde yer alan Aziz Basil Şapeli İkonoklastik Dönem’e ( 726 - 843 )  tarihlenen freskleri ile ünlüdür. Şapeli ileride ayrıca tanıtmaya çalışacağım...

27 Kasım 2014 Perşembe

ÜRGÜP ALTI KAPILI TÜRBE

Ürgüp şehir merkezinde yer alan Altı Kapılı Türbe, 13. yüzyıl Selçuklu dönemi eseridir. Bir anne ve iki kızına ait olduğu bilinmektedir. Üstü açık ve adı üzerinde altıgen planlıdır. Bir cephesindeki kapı ve diğer cephelerinin tümünde pencereler bulunur. Kapı ve pencereler üzerinde Selcuklu tipi kemerler vardır.
Altı Kapılı Türbe'nin dış görünüşü
Türbenin içinden bir panorama...

Altı duvarının her birinde bir pencere ya da kapı bulunur.
 Anne ve kızları belki pencerelerden bakamadılar ama yaklaşık 800 yıldır bu güzel, ferah ve zarif türbede yan yana yatmaktalar.

26 Kasım 2014 Çarşamba

ÜRGÜP İBRAHİMPAŞA KÖYÜ (BABAYAN)




Köprü ve Babayan'ın eski mahallesi...
İbrahimpaşa Köyü Nevşehir'in Ürgüp İlçesine bağlı tarihi bir köydür. Eski adı BABAYAN'dır. Bu ad nedeniyle bir Ermeni köyü olarak kurulduğunu öne sürenler olmasına karşın daha güvenilir kaynaklara göre köyün adı Baba İonnes isminden bozularak Babayan olmuştur ve eski bir Rum köyüdür. Ancak müslümanlaşma oldukça eski bir tarihte gerçekleşmiş olmalı ki çevredeki diğer rum köylerinden farklı olarak 1923 mübadelesinde zorunlu göç ettirilen kimse olmamıştır.
Köyün adı daha sonra Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa anısına (ki köye ilk içme suyunu onun getirttiği söylenmektedir.) değiştirilerek İbrahimpaşa konulmuştur.
İbrahimpaşa'nın Nevşehirli Osman Usta ve köy halkı tarafından 1938-39 yıllarında imece usulüyle yapılmış ve 2001 yılında restore edilmiş zarif tarihi köprüsü görülmeye değer.
Balkan Deresi içinden tarihi köprü

Babayan Köyü Kilisesinin dış duvarı
 Kapadokya'nın o bilindik derin ve güzel vadileri, volkanik tüf tabakasının akarsu ve sel suları tarafından aşındırılmasıyla oluşmuştur. Bu işlenmesi kolay, ısı yalıtkanlığı yüksek malzeme, insanların bölgede barınmasını kolaylaştırmış, yiyeceklerini saklayacak, hayvanlarını koruyacak mekanlar yapabileceği ortamı sağlamıştır.
Babayan Köyü yanındaki Balkan Deresi yamaçları da elma, kayısı, patates vb. ürünlerin saklandığı damlar, ahırlar, güvercinlik ve arılıklarla dolu... Ayrıca yamaçlarda insanların kendileri için yaptıkları evler ve biraz harap olmasına karşın eski kiliseler de var.



Kilise duvarından motifler.




Balkan deresi içinde sebze yetiştirilecek arazi kazanmak için kışın akan sudan toprağı korumanın bir yolu istinat duvarları diğer bir yolu ise suyun zarar vermeden geçişini sağlayacak tüneller (savak) kazmak... İbrahimpaşa köyünde derede iki büyük savak bulunuyor.

Dereye insan eliyle kazılmış savaklardan biri



Orta Anadolu'da kışın kara hasret kalmazsınız. Kar yeryüzünün üzerini yumuşak beyaz bir örtüyle kapladığında manzara doyumsuzdur. Bazen bu harika manzarayı yukarıdan, balondan seyredenler İbrahimpaşa'yı ziyaret eder ve  manzarayı aşağıdan bakanlar için de renklendirirler.
  


Karda Tarihi Köprü ve bir butik otel El Puente Cave Otel
Köy üzerinde bir sıcak hava balonu...
Köyün  eski camisinin minaresi
Otel Bahçesinde kar ve ceviz ağacı

10 Temmuz 2014 Perşembe

HASTANE MANASTIRI

Hastane Manastırı, Ortahisar'dan Nevşehir - Ürgüp karayoluna çıkmadan sağda  Hallaç Deresi kesiminde yer alır. Manastırın 11. yüzyılda yapıldığı ve Kilisesinde Kayseri Piskoposu Aziz Basileios freskosu bulunduğu için bu yıllarda Aziz Basileios kilisesi olarak anıldığı sanılıyor. Manastırdaki rahiplerin çevre halkına ilaç hazırladıkları bu nedenle manastırın da Hastane Manastırı adını aldığı söyleniyor.


Manastır büyük bir kaya kitlesine oyulmuştur. Üstteki fotoğrafta manastırın genel görünümü... Alttaki iki fotoğrafta ise avludan bazı ayrıntılar yer alıyor.





Manastırın solundaki sütunlu bina içinde
yer alan bu ilginç kabartmanın benzerine bölgede
hiç rastlanmamış. 


Aynı binada sütunların taşıdığı kubbe
sütunların yıkılmasıyla kısmen o da yıkılmış.



Kilisenin avludan görünümü

Aşağıdaki fotoğraflarda kilisenin içinden detaylar görünüyor...