12 Kasım 2017 Pazar

ÇAVUŞİN KİLİSESİ - ÇAVUŞİN, AVANOS


Göreme'den Avanos'a giderken 2,5 km sonra sağda yol kıyısında yer alır. Çavuşin Köyü'nün hemen girişindeki büyük bir kayaya oyulmuştur.





Tek nefli (birbirlerinden sütun yada paye dizileriyle ayrılan uzunlamasına mekan) olan kilisenin narteks (ana mekana giriş) bölümü yıkılmıştır.


Günümüzde kiliseye yüksek bir demir konstrüksiyon merdivenle girilir.

Kilise 964-965 yıllarında Roma İmparatoru Nicephorus Phocas adına yaptırılmıştır. Yarım silindir şeklinde (beşik tonozlu) oyulmuş ve 3 apsise sahiptir.


Kilise duvarlarında İncilde anlatılan hikayeler ve İsa'nın hayatında sahneler işlenmiştir. 











6 Kasım 2017 Pazartesi

AİZANOİ - SU PERİSİNİN KENTİ


Aizanoi Antik kenti Kütahya ili, Çavdarhisar ilçesinde yer alır. MÖ 3000 yıllarından bu yana yerleşim görülen bu bölge, Helenistik Dönemde Bergama Krallığı ve Bithynia'ya bağlı iken MÖ 133 yılında Roma İmparatorluğu topraklarına katılmıştır. Şehirleşme ve kamu binalarının yapımı esas olarak bundan sonra, erken Roma döneminde görülmüştür. İleri tarım ve ticareti sayesinde en parlak ve zengin yıllarını bu dönemde yaşamıştır.
Antik kentlerden yalnız Aizanoi'de görülen bir yapı olan birbirine bitişik 13.500 kişilik stadyum ve 20.000 kişilik tiyatrosu çok özeldir. Ayrıca şehir, dünyanın ilk borsalarından biri sayılan macelluma sahiptir. 
Bizans Döneminde psikoposluk merkezi olan kent MS 7. yüzyılda önemini kaybetmiş Zeus Tapınağı çevresi surlarla çevrilerek bir kale haline getirilmiştir.
13. Yüzyılda kent çevresine Çavdar Boyu gelerek yerleşmiş, bölge 1381 yılında Osmanlı egemenliğine girmiştir.


Aizanoi Zeus Tapınağının yapımı, MS 1. YY.da başlamış 2. YY İmparator Adriyanus döneminde tamamlanmıştır. Orjinal planının korunduğu bir antik yapı olup uzun kenarlarında 15, kısa kenarında 5 İyon tipi sütun yer alır.


 Tapınak kuzeyden bakıldığında büyük bir düzlüğün ortasında ilk günkü görkemiyle durmaktadır. Tapınağın altında MÖ 3000 yıllarına tarihlenen seramik vb eşyalar bulunmuştur. Bugün bölgede bulunmuş çeşitli mermer eserler özellikle mezar stelleri tapınak çevresinde sergilenmektedir.

Zeus Tapınağının yanında sergilenen stellerden birkaçı...


Tapınağın akroteri...

Tapınağın ön tarafında sütunların üzerinde en tepede durması gereken alınlık (akroter) tapınağın önünde yerde durmaktadır. Bu güzel eser, bulunduğu yerde restore edilerek bırakılmıştır. 

Tapınak duvarlarındaki meandros (Menderes Nehri) süslemeleri...


Tapınak duvarlarında Çavdarlar da gündelik yaşamlarına ışık tutan ilginç izler, çizimler bırakmışlar. Aşağıdaki fotoğraflarda bu izlerden bazıları görülüyor.


Zeus Tapınağı'nın altında üzeri tonozlu büyük bir yer altı salonu bulunuyor.  Pek rastlanmayan bir mekan olan bu muhteşem salonda, şimdi çevrede bulunmuş değişik steller ve sunaklar sergilenmekte. Tapınaktan alt salona iniş için zamanında kullanılan ahşap merdivenlerin yerinde, bugün metal konstrüksiyon merdivenler kurulmuş.

Tapınağın altındaki geniş tonozlu mekan

Geçmişte de şimdikine benzer, ancak tamamı
ahşaptan yapılma merdivenler kullanılıyordu.

Alt mekanda sergilenen eserler: En solda bir gladyatöre ait mezar steli, hemen yanında Kibele kabartmalı bir sunak (altar) sağdan ikinci bir karı-kocanın adadığı bir altar, ortada ve en sağda ise iki değişik mezar steli daha...
 Kentin agorası birbirine nispeten yakın Zeus tapınağı, hamam ve tiyatro-stadyum komleksinden birkaç yüz metre uzakta derenin diğer yanında bulunur.

Agora ve iki yanda yer alan iyon başlıklı sütunlar.

Agoranın hemen yanında ise marcellum bulunmaktaydı.



Aizanoi, Anadolunun ilk macellumlarından (borsa) birine sahiptir. Bu her gün açık ve lüks tüketim mallarının satıldığı çarşı, aynı zamanda fiyatların belirlendiği yerdi. Günümüzde, ortada yuvarlak mermerden yapılmış thlos kısmı görülebiliyor. Tholosun dışında, genellikle kare şeklinde ve dükkanların yer aldığı bölüm bulunamamıştır. 
MS 301 yılında imparatorluk tarafından ilan edilen tavan fiyat kararnamesi, yapının duvarlarına kazınmıştır. Burada insanların açgözlülüğü ve hırsından yakınılarak ekonomik düzen için böyle bir kararname yayımlamak zorunda kalındığından söz edilmekte ve iş gücü, canlı hayvan, yiyecek-içecek ve malzeme tavan fiyatları ilan edilmektedir..

Kararnameye göre tavan fiyat listesi. 

Aizanoi kuruluş mitosunda, kentin Zeus'un kızı su perisi Erato ve Arkadia Kralı Arkas'ın oğlu Arkan tarafından kurulduğu söylenir. Kocaçay ya da eski adıyla Penkalas Çayı'ın iki tarafında oluşu efsaneyi destekler. 
Kentin iki yakasını biri ahşaptan yaya köprüsü, diğer dördü taştan ve kemerli araba köprüsü olmak üzere beş köprünün birleştirdiği biliniyor. Bunlardan ikisi günümüze ulaşmış ve restore edilmektedir.

Köprü restorasyon çalışmaları sürüyor.


1 Kasım 2017 Çarşamba

ALABANDA - ADI ZAFER ATI OLAN KENT


ALABANDA, Aydın İl'i Çine İlçesi'nin 7-9 km kadar batısında yer alan bir Karya kentidir. Antik kentin tarihinin MÖ 3000 yıllarına kadar uzandığı ileri sürülse de ilk bilgiler MÖ 1300 lü yıllardan, Hitit kaynaklarından geliyor. Bugün Alabanda kentinde Çine'nin Doğanyurt, eski adıyla Araphisar Köylüleri oturuyor. Bu bilgilere göre kent 5000 yılı aşkın bir süredir kesintisiz insan yerleşimi altında.

Aşağıdaki fotoğrafta köy evinin arkasından Alabanda Tiyatrosu görülüyor.


Kent bir Karya (Karia) yerleşimi olarak bilinse de tarihçi Halikarnaslı Heredot onu bir kez Karya bir kez de Frig kenti olarak anmıştır. Alabanda adı Karya dilinde Ala = at ve banda = zafer sözcüklerinden türemiş ve Zafer atı anlamında. Bir söylentiye göre ise Luwi dilinde at yetiştirilen yere sahip ya da ahırlı anlamına geliyor. Her haliyle atlarla ilgili bir adı olan bir antik kent.


Kente girişte sizi Apolyon Tapınağının yıkıntıları karşılıyor. Helenistik Dönem eseri olan tapınak oldukça yıpranmış durumda...



Tapınağı geçerek köy içinde ilerleyince doğal bir yamaca yaslanan tiyatroya varılır. Bölgenin kayrak taşları yanında Alabanda Kenti'nden devşirilmiş taşlarla yapılmış ev ve bahçe duvarları, Çine ve Milas yöresinde sık görülen geleneksel dekoratif taş bacalar ilgi çekicidir.


Tiyatro 6 200 kişilik olup Helenistik çağda yapılmıştır. MS 4. yüzyıl yani Roma Döneminde ise restore edilerek gladyatör dövüşlerine uygun şekilde düzenlenmiştir. Bu sırada aşağıda yer alan Zeus Tapınağının taş malzemeleri dorik sütun başlıkları kullanılmıştır.

Tiyatronun seyirci girişlerinden biri...
 
Tiyatro ön duvarı
Tiyatrodan ayrıntılar...

Üst sıralardan tiyatronun sahnesi ve şehir ile ovanın manzarası
Tiyatronun dayandığı yamaca sırtınızı verdiğinizde köyün kuzeybatısında bir terasta Zeus Tapınağı kalıntılarını fark edersiniz. Alabanda'da ilk bilimsel kazıyı 1904-1905 yıllarında yapan Osman Hamdi Bey'in küçük kardeşi ülkemiz arkeoloji çalışmalarının ve müzeciliğinin öncülerinden Halil Ethem (Eldem) Bey tarafından Dor düzenli tapınağı olarak adlandırılmış ve  Artemis Tapınağı zannedilmiştir.  

Alabanda Zeus Khrysaoreus Tapınağı.
Fotoğrafın sağ alt köşesinde tapınağın planı görülüyor.

Sonraki çalışmalarda bulunan ve Zeus'u sembolize eden çift yüzlü balta (labris) figürleri bu tapınağın kaynaklarda adı geçen Altınbaltalı Zeus Tapınağı (Zeus Khrysaoreus Tapınağı) olduğunu göstermektedir.

Zeus tapınağından ovaya doğru baktığınızda Alabanda'nın iki önemli yapısı görülür.
Önde Roma Hamamı, arkada  bouleuterion (meclis binası)...


Roma Hamamından kemerler.





Meclis Binası (bouleuterion) içi harap olmakla birlikte bir duvarı oldukça sağlam kalmıştır. Binanın hemen sağında Agora yer alır. 

Meclis binasının duvarında yer alan işaretler...

Alabanda da  Halil Ethem Bey'den sonra 95 yıl hiç bir çalışma yapılmamıştır. 1999 yılında temizlik olarak başlayan çalışmalar günümüzde ADÜ tarafından sürdürülmektedir. 

Kazı evi olarak kullanılan köy evi...

30 Ekim 2017 Pazartesi

SOBESOS ANTİK KENTİ


Bu gizemli Roma Kenti, Ürgüp Şahinefendi Köyünün yakınlarında yer almaktadır. Antik kaynaklarda adı geçen ancak 2002'ye kadar yeri tesbit edilemeyen kentin izi, kaçak kazı yapan kişilerce tesadüfen bulunmuştur. Kültür Bakanlığınca yapılan kazılar sorucu, kentin bir kısmı ortaya çıkarılmıştır. 


Kentin sınırları tam olarak belirlenmemiş olsa da bir hamam kompleksi, kentin idare merkezi, bazı sivil yapılar ve bir çok mezar ortaya çıkarılmıştır.


Yukarıda Sobesos Hamamı görülüyor. Hamamın soyunma, ılıklık, sıcaklık ve fırın bölümleri tamamen ortaya çıkarılmıştır. Soyunma bölümünde yerde mozaikler bulunmaktadır. Sıcak hava ısıtma sistemiyle ısıtılan hamamın, sıcaklık bölümünde mermer tabanı destekleyen pişmiş topraktan destekler göze çarpmaktadır.



Sobesos'un ortaya çıkarılan 400 metrekare genişliğindeki toplantı salonu çok ilginçtir. İki odası ve büyük bir salonu vardır. Tabanı mozaiklerle süslü, sütunlarla desteklenmiş, duvarları sıvalıdır. 4 ya da 5. yüzyıla tarihlenen salonun ortasına 6. yüzyılda bir şapel inşa edilmiştir.


Toplantı salonunun genel görünümü... İleride görülen yuvarlak taş yapı sonradan yapılan şapeldir.
Toplantı salonu kazı sırasında bir çatı ile koruma altına alınmıştır. Bu büyük görkemli yapının tabanında, oldukça ustalıklı olarak renkli taşlar ve cam kullanılarak yapılmış mozaikler yer alıyor. Mozaiklerde saç örgüsü, sivastika (gamalı haç), meandros gibi geometrik desenler kullanılmıştır.

Yukarıdaki kolajda toplantı salonunun tabanındaki usta işi mozaikler ve çeşitli taş eserler görülüyor.

Toplantı salonuna sonradan kaba bir şekilde  ilave edilen üstü açık şapel, bu mozaiklerin üzerine salonun malzemesi ile yapılmıştır.




Şapelin mihrabı ve mozaiklerin üzerine basan tabanı fotoğraflarda açıkça görülüyor. En alttaki fotoğrafta toplantı salonunun sağlam kalmış sütununu da görebilirsiniz.
Toplantı salonunun hemen kuzey yanında bir ikinci şapel ve birçok mezar bulunmaktadır.

İkinci Şapel

Saptanan 100 kadar mezarın 10 tanesi açılmış ve biri dışında her birinin 5-8 erkek yetişkin ve çocuk iskeleti içerdiği görülmüştür. Bir mezarda ise, kapağındaki yazıya göre kilise görevlisi tek başına yatmaktadır...



Savunmaya uygun, verimli ve güzel bir vadinin girişinde yer ala Sebesos Kentinin insanlarının kentlerini neden terk ettiklerinin henüz bilmiyoruz. Ancak şimdi bu güzel bölgede Kapadokya'nın Şahinefendi Köyü halkı yaşıyor.