23 Mart 2020 Pazartesi

Tyana (Tuwanuwa) Antik Kenti - Kemerhisar




Orta Anadolu tarihte ilk insan yerleşimlerinin yer aldığı bölgelerden biridir. Neredeyse her kasabada, her köyde henüz kazılmamış, gizemi çözülmemiş bir höyükle karşılaşmak mümkündür. Niğde ili, Bor ilçesi yakınlarındaki Kemerhisar Kasabası, bir zamanlar MÖ 800 yıllarında Geç Hitit Krallıklarından birinin başkentiydi. O zaman kentin adı Tuwanuwa'ydı. Bölgeye insanların daha Tuwanuwa kurulmadan çok önce yerleştiğini biliyoruz. Yakındaki Köşk Höyük MÖ 6000 yılına tarihleniyor.

Lidya Kralı Gigges ülkesinin birçok bölgesini birbirine bağlayan ticaret ve güvenliği sağlayan yollar  yaptırmıştı. Tyana, Kral yolu olarak anılan bu yolun üzerinde yer alıyordu. İç Anadoluyu, Ortadoğu ve Mezopotamya'ya bağlayan Gülek boğazına çok yakındı. Kentin gelişmesi bu konumuyla yakın ilişkilidir.

 MÖ 547-546 yıllarında Pers Kralı Büyük Kyros, zengin ve güçlü Lidya Devletine saldırdı. Lidya Kralı Kroisos, (Biz ona Karun diyoruz.) fethedilemez sanılan başkent Sardes Akropolüne savunmaya çekilse de Kyros'a engel olamadı, yenildi, esir düştü ve öldürüldü. Lidya devletini yıkan, Anadolu'yu işgal eden Pers İmparatorluğu MÖ 5. YY da Lidya Kral yolunu onardı, zeminini düzeltti, birleştirdi ve uzattı. Sardes (Salihli) - Persopolis (İran) arasında uzanan Kral Yolu, Roma dönemine kadar yüzyıllarca kullanıldı.

Tyana, Roma döneminde en parlak günlerini yaşamıştır. Bir dönem Roma'ya bağlı Güney Kapadokya Krallığı'nın başkentliğini de yapmıştır.


Tyana, birçok kez istilaya uğramış, yakılıp yıkılmıştır. Roma döneminden sonra önemini yitirmiş sönükleşmiş işlevlerini yakındaki Niğde (Nahita) Kentine devretmiştir. Bugün Kemerhisar adını almasına neden olan Roma su kemerleri ile ünlü küçük bir kasabadır. Antik kent kasabanın altında kalmış, neredeyse görünmez olmuşken, su kemerleri dimdik ayaktadır. MS 98 yılında yapımına başlanan 1900 yıllık kemerler 4300 metre uzunluğunda yer yer 5 metreye varan yüksekliktedir. Bir kısmı toprak altında kalmış olsa da görkemini halen korumaktadır. İmparator Hadriyanus döneminde tamamlandığında  30 000 kişinin su ihtiyacını karşılayan kapasiteye sahipti.











Kemerler, kente yaklaşık 5 km uzaklıktaki Köşk Höyük'te bu gün Roma Havuzu denilen antik  kaynaktan suyu Tyana'ya getirmekteydi.






Roma Havuzu, tam olimpik yüzme havuzundan daha büyüktür. Boyutları 65x22,5 metredir. (Tam olimpik havuz 50x25 m) Havuzu, altındaki su kaynağı doldurmakta ve kemerler suyu Tyana'ya iletmektedir.

Tyanalı Apollonuis:

Tyana'nın tarihi açıdan bir başka önemi de Tyanalı Apollonuis'tir. Bu ilginç kişilik, ünlü Samoslu (Sisam) filozof, matematikçi Pythagoras (Pisagor) okulundandır. Bir Pagan olan Apollonuis, İsa'dan on-onbeş yaş küçüktür. Hristiyanlıkta İsa'ya atfedilen mucizelerin, aslında imparatorların şahitliğinde onun tarafından gerçekleştirildiği iddia edilmektedir. Yani kör adamın gözünü açan, ölü bir kızı dirilten, vebayı engelleyen vb. Tyanalı Apollonuis'tir. Apollonuis gerçekten yaşamış, Roma İmparatorluk arşivlerinde belgelenmiş, bilinen bir kitabı olan biridir. Bu açıdan bazı kaynaklarda Nasıriyeli İsa'nın gerçek biri olmadığı söylenmekte onun Tyanalı Apollonuis'in özellikleri yakıştırılan bir hayali şahsiyet olduğu ileri sürülmektedir.


 Elbette bu konu oldukça derin ve tartışmalı bir konu. Buna bağlı bir iddia da. İstanbul Aya Sofya kilisesinde bulunan bir mozaikte, Meryem ve Vaftizci Yahya'nın arasında yer alan İsa resminin aslında Tyanalı Apollonuis olduğudur. Yukarıda bu mozaik görülüyor.

Bu konu ile ilgilenenler Aytunç Altındağ'ın YOKSUL TANRI TYANALI APOLLONUİS adlı kitabını okuyabilirler.